27 Şubat 2010 Cumartesi

ÇİKOLATA ŞELALESİ (VOLKAN)

bu tarifle ilk kez çalıştığım kurumun yemek kursu öğretmeni tarafından tanıştırıldım. pazar günü çalışmanın moral bozukluğunu bitek bu tatlı yok edebiliyordu o zamanlar."herkes gezip eğlenip dinleniyor olabilir bende şelalemi yiyorum" diyerek kendimi avutuyordum. geçen gün görümcem gittiği bir restaurantta bu tatlıyı yediğini ve çok beğendiğini söyledi. bende tatlının tarifini yazmaya karar verdim siteye. herkes yapsın, tatmayan kalmasın diye. şimdiden afiyet olsun

malzemeler:
2 yumurta
75 gr margarin( margarinin üzerinde 50'şer gramlık ayarlamalar var zaten)
75 gr toz şeker (yaklaşık 3 yemek kaşığı kadar)
50 gr un (1 fincandan bir kaşık az)
125 gr bitter çikolata (benmari usulu eritilmiş)


Yapılışı:
öncelikle mümkünse bikaç saat önceden kaplarımızı yağlayıp unlayıp buz dolabına atmakla işe başlıyoruz. ne kadar çok soğursa o kadar etkili sonuclar elde ederiz. bunun için ısıya dayanıklı kaplar kullanmalıyız. çikolatayı ve margarini benmari usulu eritip hazırlıyoruz. yumurtaları, şekeri çırpıp unu ve çikolata-margarin karışımını ilave edip hepsini karıştırıyoruz. kaplara biraz boşluk kalacak şekilde( kabarma payını unutmayalım!!) paylaştırıyoruz. önceden 180 derece ısıtılmış fırında 9-10 dk pişiriyoruz. piştikten sonra fırından çıkarıp ters çevirerek kaplardan çıkarıyor ve dondurma ile birlikte servis ediyoruz.

11 Şubat 2010 Perşembe

YAYLA ÇORBASI

bugünkü tarif mutfak kültürümüzün demirbaşlarından biri. dumanı tüte tüte, tereyağda yanmış nane kokusu eşliğinde gelir yerini alır sofralarımızda. tadı, lezzeti, kolaylığı ve besleyiciliği ile de asırlar boyu bu yerini korur..masalarımızı süsler. şimdiden afiyet olsun.....

malzemeler:
2 kaşık un
2 kaşık tereyağ
4 kaşık yoğurt
2 kaşık pirinç
1 yumurta
1 limon
2 litre su
tuz
nane

yapımı:
un tereyağda kavrulur. sıcak su ve pirinçler eklenir. pirinçler yumuşayıncaya kadar pişirilir. yoğurt, yumurta, limon suyu çırpılır ve ılıtılarak çorbaya ilave edilir. servis esnasında nane ile tereyağ kızdırılır tencereye ilave edilir. kase ile servis yapılır..(tuz mümkün olduğunca soğuduktan sonra katılır)

10 Şubat 2010 Çarşamba

HAFTASONU..


adapazarı mı bolu mu derken kendimizi memleketim kırklareli de buluverdik. hem ailemle vakit geçirmiş olduk hem de mehmetfikri'yi anneannesine emanet edip güzel yerler gezmenin ve güveçte mantarlı alabalık yemenin keyfine varmış olduk. eğer yolunuz bizim oralara düşerse kırklareli vize de pazarlı köyüne muhakkak uğrayın derim. eski köy evi tadında atmosferi ve odun kokusu ile birlikte yiyeceğiniz bir sürü lezzet bulacaksınız. methini çok duyduğum ısırgan çorbası da bunlardan biri....